ARAŞTIRMALAR DEVAM EDİYOR
Araştırmanın baş muharriri Roma Tor Vergata Üniversitesi’ndeki Endokrinoloji ve Tıbbi Cinsellik Bilimi kısmından Prof. Emmanuele Jannini, “Ereksiyon bozukluğu genelde fizikî ve ruhsal sıhhatin ne durumda olduğunun göstergesidir” dedi. Virüs’ün hem zihinsel hem de fizikî sıhhati etkileyen bir hastalık olmasından dolayı, kelam konusu bulguların şaşırtan olmadığına dikkat çekiyor.
Jannini’nin verdiği bilgiye nazaran daha evvel ereksiyon sorunu yaşamış şahıslar koronavirüs ile enfekte olduğunda, hastalığa bağlı zatürreye yakalanma riskine daha yatkınlar. Bunun sebebi de temelinde zatürre ile ereksiyonun misal bulgularla birlikte anılması: teneffüs zahmetleri, iltihap, hormonal problemler, gerilim, anksiyete, depresyon ve endotel işlev bozukluğu.
Fakat Jannini, ereksiyon bozukluğunun, COVID-19’a bağlı zatürreye yakalanma riskinde değerli bir belirleyici olmasına rağmen şimdi “enfekte olmak için kesin bir risk faktörü olduğunun” söylenemeyeceğine dikkat çekiyor.
KAN DAMARLARINA SALDIRIYOR
Nedenleri fizyolojik ve ruhsal olabilen ereksiyon sorunu, penise kâfi kan akışının sağlanamadığı durumlarda ortaya çıkıyor. Kardiyovasküler sistemdeki bozukluklardan hudut sistemi bozukluklarına kadar pek çok şey, ereksiyonla ilgili sıkıntıların nedeni yahut sorunu besleyen bir faktör olabiliyor.
Koronavirüs, penis içindekiler de dahil olmak üzere bedenin her yerinde endotel olarak isimlendirilen kan damarlarının iç duvarlarına saldırıyor. Bu da vasküler tıkanmalara neden olabiliyor.
Büyük kan pıhtıları kalp krizi ve felçlere neden olabilse de, COVID-19’un neden olduğu kalp hasarının çoğunlukla kalp kasındaki küçük kan damarlarını tıkayan çok küçük pıhtılardan kaynaklandığına inanılıyor.
İnsan penisinde ise kan akışı kısıtlandığında süratle tıkanabilen küçük kan damarları bulunuyor. Bu, koronavirüs hastaları ortasında ereksiyon bozukluğunu açıklasa da uzmanlara nazaran ortadaki ilişkiyi belirlemek için daha fazla araştırma yapılması gerekiyor.
{sitename}
