Bakan Çavuşoğlu, 15 Temmuz Demokrasi ve Ulusal Birlik Günü hasebiyle ortalarında İtalya’nın Vilayet Messaggero gazetesi de olmak üzere önde gelen milletlerarası medya kuruluşlarına, Türkiye’nin FETÖ ile uğraşını anlatan bir makale gönderdi.
Çavuşoğlu, milletlerarası toplumun, terörizmi her türlü biçim ve tezahürleriyle kınadığını ve terörizmle uğraş kararlılığını sıklıkla tabir ettiğine dikkati çekerek “Bu yerinde bir tavır çünkü terörizm, tüm insanlığın ortak güvenliğine, refahına, bedellerine ve daha parlak bir gelecek beklentilerine esas tehdit olmayı sürdürüyor.” değerlendirmesini yaptı.
Terörizm olgusunun son yıllarda dönüşüm geçirdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Bu süreçte, terör örgütlerinin hedef ve araçları genişlerken hareketleri yeni boyutlar kazandı. Terör örgütleri toplumsal, ekonomik ve teknolojik gelişmeler ile süratle evrilen milletlerarası ortama kendilerini uyarlama gayretindeler. Terör kümelerinin kimileri açıkça görünür değiller ve sinsice tasarlanmış bir propaganda aracının ardına saklanmış durumdalar. Bu durum, global terörle çaba stratejimizin de gözden geçirilmesini gerektiriyor.” sözlerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, “Yeni terörizm tehdidi karşısında yerleşik varsayımlarımızı gözden geçirerek klişeleri yıkmanın vakti geldi. Yeni bir terör örgütü çeşidi olan FETÖ ve Türkiye’nin buna karşı çabası bu mevzuda çarpıcı bir örnektir.” yorumunu yaptı.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ tarafından kalkışılan acımasız bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya geldiğini belirterek “Devlet organlarına sızmış kapalı bir terör örgütü olan FETÖ, demokrasiyi yıkmaya ve demokratik yollarla seçilmiş hükümeti silah kullanarak devirmeye kalkıştı. O kara gecede, FETÖ’nün terör aksiyonları 251 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine ve 2000’den fazla vatandaşımızın yaralanmasına neden oldu. Milletin hür iradesinin beden bulduğu Meclisimiz ve Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere devlet kurumları tanklar, askeri uçaklar ve helikopterlerle düzenlenen ağır hücumlara maruz kaldı.” değerlendirmesinde bulundu.
Örgütün, genç insanların beynini yıkadığına işaret eden Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Bu sinsi örgütün üyeleri, daha çok okul, lisan merkezi ya da yurt formundaki kelamda eğitim kurumlarında olmak üzere Türkiye’de ve öteki çeşitli ülkelerde ideolojik endoktrinasyon ve beyin yıkamaya tabi tutuldular. Bu bireylerin dünya görüşüne, kelamda ‘kainat imamı’ olarak ilan edilen elebaşı Fetullah Gülen etrafında oluşturulmuş, masa üzerinde icat edilmiş bir bilgelik mitosu üzerinde biçim verildi. FETÖ içindeki çarpık hiyerarşi, onun buyruklarının mutlak gerçekler olarak görülmesini mecburî kılıyor ve bu buyruklar, demokratik kıymetlere ve insan haklarına karşıt olsalar bile sorgulanamıyor. Tüm bu yapılanmanın sonuncu maksadı ise devletin kurumlarını ele geçirmek.”
“FETÖ’NÜN BİRİNCİ AÇIK GAYESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ’DİR”
Türkiye’nin darbe teşebbüsü öncesinde yaşadığı tecrübenin, FETÖ’nün kendi gündemini ilerletmek için başvurabileceği yasa dışı metotların örnekleriyle dolu olduğunu anlatan Çavuşoğlu, bunlar ortasında siyasetçi ve bürokratlara şantaj yapmak, üyelerini devlet kurumlarına yerleştirmek için merkezi imtihanlarda geniş çaplı sistematik hileye başvurmak, manipülasyon, muhalifleri aleyhine yargı süreçleri başlatmak için hayal eseri savlar ortaya atmak ve bu emelle sahibi bulundukları medya, iş, okul ve STK ağlarından faydalanmak üzere konular olduğunu aktardı.
Çavuşoğlu, FETÖ’nün yalnızca Türkiye’ye tehdit olmadığını belirterek “FETÖ’nün birinci açık amacı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Bu nedenle, memleketler arası kamuoyunu Türkiye aleyhinde yönlendirmeyi hedefleyen sistematik bir kara propaganda faaliyeti içindedirler. Lakin şu dostça tavsiyeyi paylaşmak isterim: FETÖ’nün yalnızca Türkiye’ye yönelik bir tehdit olduğunu düşünmek vahim bir yanılgı olur. FETÖ’nün bulunduğu ülkelerde başlatılacak yasal soruşturmaların, mali yolsuzluklardan vize ve iltica müracaatlarındaki sahtekarlığa kadar, pek çok yasa dışı faaliyeti ortaya çıkaracağına kuşku yoktur. Bu ülkeler için bu adımı atmanın vakti çoktan geldi.” tabirlerini kullandı.
Örgüt mensuplarının öne sürdüklerinin tersine, FETÖ Türkiye’de siyasi bir çatışmanın tarafı olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, “FETÖ, eli kanlı bir terör ve hata ağıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil edilen, iktidar yahut muhalefet tüm siyasi partiler de FETÖ’yü bir terör ve kabahat ağı olarak görmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Mesajım net. FETÖ dahil, biçimleri ne olursa olsun, tüm terörist örgütlere karşı birebir kararlılıkla ve birlikte hareket etmek zorundayız. Terör aksiyonlarında bulunanlara taviz verilemez. FETÖ örneğinde olduğu üzere, terörizmin kapalı yüzünü de dikkate alarak demokrasiyi ve özgürlükleri savunmalıyız. Bunu vatandaşlarımıza, terörizmin kurbanlarına ve gelecek kuşaklara borçluyuz.”
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun bu mektubu, 15 Temmuz sabahı prestijiyle İtalya’nın yanı sıra İspanya, Bosna Hersek, Macaristan, Malezya, Madagaskar, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Mozambik ve Çekya’da değerli basın organlarında yer alırken 30 kadar ülkede daha yayımlanması bekleniyor.
Hürriyet
