Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu “Kathimerini” gazetesinde yayınlanan yazısında Yunan hükümetine seslenerek “Ön koşulsuz tüm diyalog kanallarını açın. Ön kurallar, karşı ön kurallar doğurur. İnanın biz de bir sürü ön koşul bulabiliriz” dedi. Çavuşoğlu, Türkiye ile Yunanistan’ın karşılarında iki seçenek bulunduğunu belirterek, bunların, ya her iki ülkeye ziyan veren çekişme, ya da her iki ülke için faydalı bir kazan-kazan formülü bulmak olduğunu vurguladı. “Her kriz barışçı yolda ilerlemek hedefiyle faydalanabileceğimiz bir fırsat yaratabilir. Her müzakere de al-ver içermelidir” diyen Çavuşoğlu makalesinde şunları belirtti: “Aksi takdirde ya sıkıntıları halının altına süpürüp vakitle tabiatıyla yok olmalarını beklersin ya da senin hesabına problemleri bir oburunun çözeceğini ümit edersin. Halbuki problemler vakitle daha da karmaşık hale gelir.”
BARIŞ VE GÜVENLİK
Çavuşoğlu, “Gelecek jenerasyonlara barış ve güvenliği teslim edebilmek için güçlü ve mantıklı idarelere muhtaçlık vardır. Türkiye’de bu idare mevcuttur” sözünü kullandı.
TÜRKİYE’NİN AMAÇLARI
Çavuşoğlu, Türkiye’nin Akdeniz’deki esas amaçlarını şöyle sıraladı:
- Deniz yetki bölgelerinin adil ve eşit bir halde belirlenmesi.
- Kıta sahanlığı haklarımızın maksimalist ve abartılı taleplerden korunması.
- Kıbrıslı Türklerin, denizaltı kaynakları ile ilgili eşit haklarının korunması.
- Bu kaynaklardan yararlanılması hedefiyle işbirliği yapılması için Kıbrıs Türkleri dahil tüm tarafların iştiraki ile adil bir sistemin oluşturulması.
‘AB’NİN YETKİSİ YOK’
Çavuşoğlu yazısında, AB’nin deniz yetki sonlarının belirlenmesinde hiçbir yetkisi bulunmadığını ve Türkiye’ye AB aracılığıyla bir dizi maksimalist talep empoze edilemeyeceğini söyledi. “Deniz kuvvetlerimizin bölgedeki varlığı saldırgan değil, kıta sahanlığımız içinde sismik araştırmalarınıza müdahaleyi önlemek için savunma amaçlıdır” diyen Çavuşoğlu , Türkiye’nin, NATO’nun ve Almanya’nın teşebbüslerini desteklediğini belirtti.
FRANSA’YA TENKIT
Bu devirde Fransa üzere birtakım ülke hükümetlerinin sömürgeci geçmişlerinin fikirsizce hasreti içinde olduklarını vurgulayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Sömürgeciliğin onca halka verdiği büyük acıları o kadar çabuk mu unuttuk” diye ekledi. Ayrıyeten, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünya beşten (BM Güvenlik Kurulu Daimi Üyesi olan beş ülke) büyüktür” kelamını hatırlattı.
DENDİAS’IN ÖN KOŞUL İNADI
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias yazısında, ‘ön şartlı’ diyalog inadını sürdürdü. Dendias, Kathimerini gazetesinde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun makalesi ile eşzamanlı yayınlanan yazısının girişinde, ağır bir tarihi geçmişi bulunan Türk-Yunan bağlantılarının bugün de zorluklar içerdiğini belirterek, “Türkiye ile yürünmesi güç bir yolda ilerleyebileceğimize dair iyimseriz” dedi. Lakin çabucak akabinde, Türkiye’ye karşı şu suçlamalarda bulundu:
- Türkiye’nin yasa dışı davranışlardaki ısrarı ve oldubitti yaratma siyaseti, iki ülke ortasında inancı sarsıyor.
- Devletlerin tek taraflı talepleri, devletler ortası uyuşmazlık konusu değildir. Türkiye ile Yunanistan ortasında tek bir uyuşmazlık konusu vardır, o da kıta sahanlığı ve MEB sonlarının belirlenmesidir. Biz bu mevzuyu diyalog ile halletmeye, bunun mümkün olmaması halinde ise Lahey Adalet Divanı’na başvurmaya hazırız.
- Barış içinde, birlikte var olmamız, birbirimize dostluk eli uzatmamız, öncelikle Türkiye’ye bağlı bir şeydir.
- Türkiye’nin, Yunanistan’ın egemenliğine ve egemenlik haklarına karşı ihlallerinin sayısı binlercedir.
- Türkiye, BM Şartı’nın temel prensiplerine ters bir formda davranarak, karasularını 12 mile genişletmesi halinde Yunanistan’ı savaş ile tehdit etmektedir.
{sitename}