Venezuela Dışişleri Bakanı Jorge Arreaza, ülkesinin Türkiye ile iyi olan bağlantılarının 2016’daki darbe teşebbüsü sonrası tepe yaptığını bildirdi.
Arreaza, ülkesinde yarın gerçekleştirilecek milletvekili seçimleri öncesinde Ankara Üniversitesi Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (LAMER) Müdürü Prof. Dr. Mehmet Necati Kutlu’nun sorularını cevapladı.
Yarın gerçekleştirilecek seçimlerde Venezuela’nın yine toplanıp ulusal meclisi tekrar kurumsallaştırmak, yetkileri yine tam sisteme sokmak için Venezuela halkının mükemmel bir fırsata sahip olduğunu belirten Arreaza, dünyanın seçimi izlemeye Venezuela’ya gelmesinin ve seçim sonuçlarının yerinde takdir edilmesinin ehemmiyetini tabir etti.
“TEHDİT EDİLİYORLAR”
Türkiye ile her vakit iyi münasebetlere sahip olduklarını lisana getiren Arreaza, “Türkiye ile halihazırda iyi olan münasebetlerimiz 2016’daki darbe teşebbüsü sonrası tepe yaptı.” dedi. Arreaza, Cumhurbaşkanı Nicolas Maduro’nun 15 Temmuz darbe teşebbüsünü birinci kınayan başkanlardan biri olduğuna dikkati çekti.
Öte yandan, Türk Hava Yolları (THY) uçuşlarının ticari ve ekonomik alakalara yarar sağladığını ancak ticari bağların şimdi istenilen düzeyde olmadığını tabir eden Arreaza, Türkiye ve Venezuela ekonomilerinin birbirlerini tamamlayıcı bir potansiyeli olduğunun altını çizdi.
Türkiye ile birlikte yapılacak birçok iş olduğunu vurgulayan Arreaza, şöyle konuştu:
“Türkiye’den Venezuela’ya yatırım yapmak isteyenler telefonlar alıyor ve tehdit ediliyor. Yaptırım uygulananlar var. Hasebiyle, özel bölümün yatırımlarını koruyacak yeni bir yasal çerçeveye gereksinim olduğuna inanıyorum. Önümüzdeki yıllarda Türkiye ile ticarette en iyi sayıları göreceğimizi ve kültürel olarak yakın münasebetler kuracağımızı düşünüyorum. Türk Büyükelçisi kısa mühlet içinde Türkiye’nin kültür merkezinin açılışını yapmak istiyor ve bir mescitten de bahsettik. Venezuelalılar Türkiye ile ilişkili. Birbirimizi tanımaya başlıyoruz. Çok uzağız lakin birbirimize çok benziyoruz.”
“BEKLEYİP GÖRECEĞİZ”
Bakan Arreaza, ABD seçimlerine ait olarak, “Amerikan halkının, kamuya açık durumlara erişme, lobicilik, şirketler, siyasetçileri finanse etme imkanı ile yalnızca iki partiden oluşan çok sonlu bir demokrasisi olduğuna inanıyorum, bu çok kısıtlı ve çok yozlaşmış bir sistem.” değerlendirmesinde bulundu. Arreaza, Trump idaresinin makus bir anı olmasını dilediklerini söz ederek, “İki partinin ötesinde emperyalizmin bir olduğunu Clinton, Bush, Obama ve Trump ile 20 yılda öğrendik. Maksatları tıpkı.” dedi.
Yeni idarenin Venezuela ile diyalog istiyorsa ellerinin açık olduğunu vurgulayan Arreaza, şöyle devam etti:
“Trump idaresi ile uygar bir diyaloğun devam etmesinin hiçbir yolu yoktu. Umarım Biden hükümeti ile bunu tüm irademizle kendi hissemize kurabiliriz. Lider Biden’ın askeri, sanayi, teknolojik, finansal kümeler tarafından denetim edilmeye müsaade verip vermediğini yahut Venezuela ile alakaları geliştirmek için kendi kimliğinden ve kişiliğinden biraz irade koyup koyamayacağını beklememiz gerekecek.”
“Amerika Birleşik Devletleri 100 yıldır en kıymetli ticaret ortağımızdı. Artık değil, artık Çin.” tabirini kullanan Arreaza, şunları kaydetti: “Türkiye, Rusya, Hindistan ve şahsen Latin Amerika ve Karayipler ile geniş alanlar açıyoruz. Ancak yeniden de dünyanın bu bölgesinde en güçlü pazar olan ABD var. Güç muhtaçlıkları var ve biz o potansiyele, başka minerallere ve biyolojik çeşitliliğe sahibiz. Umarım karşılıklı hürmet ile Caracas ve Washington ortasında uygar bağlar kurulur. Her vakit bir umut vardır. Fakat biz, memleketler arası hukuk çerçevesinde ve anayasamıza hürmet, Amerika Birleşik Devletleri anayasasına hürmet çerçevesinde, iyi bir bağlantıya sahip olabiliriz.”
{sitename}